20 Nisan 2011 Çarşamba

Greyfurt hakkında bilmediğiniz gerçekler!

Belki de yüzyılın en mucize meyvelerinden biri olan Greyfurt, turunçgiller familyasının en değerli üyelerinden biridir. 1 adet greyfurt ortalama 50 kalori ve 80 mg C vitamini içerir. 

Son yapılan araştırmalarda greyfurtun lycopene ve liminoids içerdiği, ve bu maddelerin bir çok kanser türüne karşı koruyucu etki gösterdiği kanıtlanmıştır. 

Bu kanser türlerinin başında prostat kanseri gelir. Bununla birlikte içerdiği naringin ve naringenin gibi flavonoitlerin de ağız kanserini oluşumunu belirgin biçimde azalttığı görülmüştür.




Metabolizmayı hızlandırır, kilo verdirir.

Metabolizmayı hızlandırarak kilo vermeye de etkisi olan greyfurt, insülin direncini kırıyor; öğünlerden önce yenilecek yarım greyfurt iştah kontrolüne yardımcı olyor.

Scripps Klinik uzmanlarından Dr. Ken Fujioka’nın 100 kadın ve erkek üzerinde yürüttüğü 12 haftalık bir pilot greyfurt zayıflama araştırmasında, günde üç kere olmak üzere her öğünde yarım greyfurt tüketen bireylerin, normal yeme alışkanlıklarını değiştirmeksizin çalışma sonunda ortalama 3 ila 4 kilo arasında kilo kaybettikleri kaydedildi.

Sivilcelerin düşmanı

Antioksidan özelliği de olan greyfurt, cildin kolajen sentezini artırması ve yapısını kuvvetlendirmesi nedeniyle akne tedavisinin etkili silahlarından biri.

Greyfurt, içeriğindeki C vitamini nedeniyle, akne oluşumunu azaltması ve mevcut aknelerin gerilemesi gibi etkilerinin yanında izlerin gerilemesi konusunda da faydalı.

Cilt tarafından emildiğinde, 72 saat kadar uzun bir süre ciltte kalabilen greyfurtun en önemli avantajı etkinliğinin uzun sürmesidir.

Ani hava değişimlerine dikkat!

 Ani hava değişimleri baş ağrısını tetikliyor! 

Son dönemlerde havanın bir ısınıp bir soğuması pek çok hastalığı da beraberinde getimekle birlikte; şiddetli baş ağrılarına neden oluyor. 

Basınç, ısı, nem ve rüzgar gibi tek bir hava özelliğinin ani değişimi veya bu özelliklerinden birkaçının birlikte ani değişimi, ağrıyı başlatabiliyor. 

Memorial Şişli Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Abdullah Özkardeş, hava değişimlerinin baş ağrısını tetikleyici etkisi hakkında bilgi verdi. 

Hava şartlarına karşı duyarlılıktan bahsedildiğinde, akla gelen ilk şey, baş ağrıları veya migrendir. İki durum birbirinden temelde faklıdır. 

Baş ağrısı, gerilim, stres, enfeksiyon, madde bağımlılığı var olan bir hastalığın neden olduğu bir yakınmadır. Migrenin ise kendisi tıbbi bir durumdur ve migren ağrılarına neden olur.



Gündelik hayatın yüksek temposu başınızı ağrıtabilir

Modern yaşamın koşuşturması ve telaşı, tüm algılarımızı son limitlerine kadar zorlar. İş hayatı, her geçen gün daha yarışmacı hale gelmektedir.

Sürekli gürültü, sakin bir an kavramını neredeyse yok etmiştir. Bütün bunlara ek olarak; alkol, nikotin ve kafein gibi maddelerin aşırı tüketimi de söz konusudur. Bütün bu faktörler milyonlarca kişinin her gün başağrısı çekmesine neden olmaktadır. Bu ağrılar, bugünün dünyasında, en yaygın sağlık problemlerinden biri haline gelmiştir.

Gerilim tipi baş ağrısı çeken hastaların yarısından daha fazlası, sosyal hayatlarının ve işlerinin belirgin olarak etkilendiğini ifade etmektedirler.

Baş ağrısından yakınan hastaların çoğunluğu, reçetesiz satılabilen ağrı kesicilere kolayca ulaşmaları nedeniyle kendi kendilerini tedavi etmektedirler.

Baş ağrıları genellikle önemsiz bir durum olarak algılanır ve ‘ne de olsa başağrısı öldürmez’ diye düşünülür. Bu görüş altta önemli bir tıbbi durum yoksa doğrudur. Ama baş ağrısı, çok ciddi bir hastalığın ikaz bulgusu da olabilir.

Migren atakları yaşamınızı çekilmez kılabilir

Migren ağrısının bulguları bir baş ağrısından daha fazladır. Esas yakınma genellikle başın bir yanını etkileyen, şiddetli ve nabız karakteri gösteren başağrısıdır.

Bulantı, kusma, gürültü ve ışığa karşı duyarlılık genellikle ağrıya eşlik eder. Bir migren atağı birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilir. Bazı hastalarda bir migren atağından once, “aura” diye adlandırılan görme bozuklukları veya yüz, kol ve ellerde uyuşukluk hissi olabilir. Yıllarca migrenin nedeninin beyindeki kan akımında değişiklikler olduğuna inanılmıştır.

Tetikleyici bir neden kan damarlarını daraltır ve sonuçta beyine az kan gitmesiyle beyine giden oksijen miktarı azalır. Vücut bu tehlikeye karşı, kan damarlarını genişleterek cevap verir.

Bunlara ek olarak, bu olaylar sırasında, bazı kimyasal maddeler açığa çıkarak, beyin dokusunda inflamasyon ve şişmeye neden olurlar ve ağrıyla ilgili sinir uçlarında duyarlılık artar.

Çare bulamadığınız şikayetlerinizin nedeni Gıda İntoleransı olabilir!


KadıköyŞifa Ataşehir Hastanesi Check up Merkezi'nden Dr. Yasemin Savaş, Gıda İntoleransı hakkında bilgi veriyor.
Bu haberi toplam 1054 kişi okudu.
Yediklerinize dikkat ettiğiniz halde devamlı kilo alıyorsanız, kilo vermekte sorun yaşıyorsanız, vücudunuzda nedeni belli olmayan ödem veya kronik yorgunluğunuz varsa, sürekli nezle ya da grip oluyorsanız 'Gıda İntoleransı'nız olabilir.

Masum ve sağlıklı görünen gıdaların neden olduğu Gıda İntoleransı dünyada 1 milyar kişiyi mağdur ediyor. Üstelik pek çok
 kişi rahatsızlıklarının sıradan gıdalardan kaynaklandığına ihtimal veremediğinden uzun süre şikayetlerine çare bulamıyor. 

Yüz germe yaşı 60'lardan 40'lara indi!


Acıbadem, yüz cerrahisinde dünyaca ünlü estetik cerrahları buluşturdu...
Bu haberi toplam 567 kişi okudu.
Acıbadem Sağlık Grubu'nun dünyaca ünlü estetikçileri buluşturduğu sempozyumun 3. gününde yabancı estetik uzmanlarının da naklen yayınla izlediği yüz germe ameliyatı gerçekleştirildi.

Ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Özcan Çakmak, günümüzde yüz germe operasyonlarının 60'lı yaşlardan 40'lı yaşlara indiğini artık daha genç yaştaki insanların da genç bir yüze kavuşmak istediklerini söyledi. 

ŞİFA YERİNİZ